Mert Aydın, Jose Mourinho’yu yorumladı: Fenerbahçe tatlı gelebilir
MERT AYDIN
Dünya futbolu için Jose Mourinho ismi hem başarı hem de tartışma demek. Portekizli teknik adam sadece kazandığı şampiyonluklarla değil, her gittiği ülkede rakiplerle yaptığı tartışmalarla da tanınıyor…
Tersten gidersek Jose Mourinho neden Türkiye’ye gelebilir? Bu sorunun yanıtı Mourinho’nun Manchester United’dan ayrıldıktan sonraki kariyerinde saklı. Tottenham ve Roma; adları çok büyük, geçmişlerinde kupalar kazanmış ancak son dönemde Avrupa’nın elitlerinin hemen arkasında kalmış kulüplerdi. Yani Mourinho’nun artık talipleri onun hayalindeki gibi Real’ler Bayern’ler değil, Şampiyonlar Ligi’ne katılmayı hedef olarak gören bir alt kategori takımlardı. Tabii ki bugün de 5 büyük ligden Jose’yi isteyecek takımlar vardır. Ne var ki ne bunların vereceği paralar ne de gösterecekleri hedefler Mourinho’yu tatmin eder. Parasal olarak tatmini tabii ki Arap yarımadasında sağlayabilir. Ancak orada da Avrupa futbolunun dışında kalacak. Bu yüzden Fenerbahçe gibi kupaya aç, büyük taraftar kitlesine sahip bir takım ve Avrupa kupalarında boy gösterme şansı, hocaya tatlı gelebilir.
Teknik direktör bir babanın sıradan futbolcu olan oğlu olarak Jose Mourinho’nun işin daha çok hocalık kısmına önem verdiğini biliyoruz. Burada uzun uzun Bobby Robson’ın tercümanlığından başlayan Louis van Gaal’in yardımcılığına uzanan ilk Barcelona kariyerini anlatmaya gerek yok. Onu dünyanın en iyi teknik direktörleri arasına sokan Porto’da arka arkaya kazanılan UEFA Kupası ve Şampiyonlar Ligi oldu. Ardından da Abramovic’in Chelsea’sinde hem beynini hem de çenesini ne kadar iyi kullandığını herkes gördü. Gerektiğinde kalenin önüne otobüs çekti, gerektiğinde rakip teknik direktörlerle laf dalaşına girdi, gerektiğinde taraftarıyla bütünleşti. Birçokları Jose Mourinho’nun taktiklerini ve oyuncularının saha içindeki davranışlarını çok sevmez. Nitekim Real Madrid-Barcelona çekişmesinde dönemin Barça yardımcı hocası Tito Vilanova’nın yanağına kalem sokması unutulmaz fotoğraflar arasına girdi.
Inter’de yaptıkları akıllarda
Real’de Barcelona sultasını zor da olsa kırmayı başardı ama Cristiano’lu kadroyla Şampiyonlar Ligi kazanma şerefini Ancelotti ve Zidane’ye bıraktı. Inter’de yaptıkları ise İtalyan taraftarların hala aklında. Evet, Juventus’un küme düşürülmüş olması ve zayıflaması, Inter’le kazandığı Serie A şampiyonlukları için soru işareti oluşturabilir ama Xavi-Iniesta-Messi’li Barcelona’yı yarı finalde eledikten sonra kazandığı Şampiyonlar Ligi zaferi bence Porto’dakinden bile daha değerliydi.
Ancak Guardiola’nın antitezi olma konusunda Klopp ve Pochettino gibi isimler göze daha hoş gelen bir futbolla başarılı olunca, değişmeyen Mourinho’nun pabucu da dama atıldı. Çünkü artık İngiltere’de kimse bu tür kavgalardan ve bu tür futboldan hoşlanmıyor. Bakınız, Tottenham-Chelsea maçından sonra birbirine giren Tuchel ve Conte’nin sezon bitmeden şutlanması…